Şiir kelimelerle oynama sanatıdır. Bu sanatın en büyük icraatçılarından olan Divan şairinin görevi ise; eski bir sahnede ve eski bir metinle, yeni bir oyun yaratmaktır. Bundan dolayı şair, kelimelere hükmetme gücünü sonuna kadar kullanır ve bu sistem içerisinde her kelimeye alışılmadık, yeni bir rol verir. Bütün imkânlarını kullanan şair, yıllarca anlatıla gelen hemen hemen benzer konuları, yeniden sahneleyerek; “eskisinden daha güzel ve sağlam oldu” esprisiyle sunar eserini. Bu çalışmada, sözlük anlamları ‘tas veya çanak; Çin porseleni, Çin kâsesi’ olan, kâse, kâse-i Fağfûr kelimelerinin geçtiği bazı beyitlerden hareketle, Divan şairlerinin, bu kelimeleri nasıl ve ne amaçla kullandıkları tespit edilip, bu kavramların sembolik boyutuna değinilerek, bu sayede şiir ve şairin gücü ortaya konmaya çalışılacaktır.
Poetry is the art of playing with words. The aim of the poet of Divan, who is the biggest performer of this art, is to create a new play on an old stage with an old text. Therefore the poet uses his all power of ruling over words and in this system he gives all words a new, unusual role. Using all his power, the poet presents his work with the humour of “it’s now stronger and nicer” by re-staging the similar subjects which are told for decades. In this study, depending on some couplets including “bowl”, “Kâse-i Fağfûr” , of which lexical meanings are “bowl”, “Chinese porcelain bowl” , it will be determined how and why the Divan poets used these words and by mentioning the symbolic dimension of these terms the power of poem and poet will be tried to put forward.