Ölüm, bireyin vücut organlarının biyolojik fonksiyonlarını kaybetmesi sonucu ortaya çıkan bir durumdur. Dünya hayatının son bulması anlamına da gelen ölüm, insanları derinden etkileyen bir olaydır. Ölümün mahiyeti ve ölenin akıbeti hakkında ancak ilahi dinlerin verdiği bilgiler kadar malumat sahibi olunabilmektedir. Hastalıklar da bir nevi ölümün habercisi gibidir. Bu bağlamda insanın hastalık ve ölüm karşısındaki çaresizliği; insanları, bunları anlama ve anlamlandırma noktasında farklı düşüncelere ve söylemlere sevk etmiştir. Âşıklar, bir anlamda halkın duygu ve düşüncelerini, isteklerini, acılarını, sevinçlerini şiirlerinde dile getiren sözcülerdir. Halkın sözcülerinden biri olan Kağızmanlı Hıfzı da, hayatın bir gerçeği olan hastalık ve ölüm konularına bigâne kalmamış, şiirlerinde çeşitli ifadelerle ölüm karşısındaki çaresizliği dile getirmiştir. Eşinin genç yaşta ölmesi, amcasının kızının genç yaşta vereme yakalanması onu derinden etkilemiş ve kendisinin sürekli ölümü hatırlamasına ve bunu şiirlerinde dile getirmesine sebep olmuştur. Bu çalışmada Kağızmanlı Hıfzı’nın şiirlerinde hastalık ve ölüm teması ve onun ölüm karşısındaki tavrı incelenecektir.
Death is a situation which occurs as a result of an individual’s organs losing their biological functions. Death, which also means the end of life on earth, is a situation which deeply affects people. It is possible to know about the nature of death and the aftermath of death only as far as the knowledge given by divine religions. Illnesses are also a kind of messengers of death. Within this context, people’s despair against illnesses and death led them to different thoughts and expressions on the point of understanding and making sense of these. Minstrels are the voice expressing people’s feelings and thoughts, wishes, pain, and happiness in their poems. Kağızmanlı Hıfzı, who addressed very diverse subjects in his poems, was not indifferent to the subjects of illness and death which are facts of life and put into words the despair against death through various expressions. His wife’s early death and his uncle’s daughter catching tuberculosis at a young age affected him deeply and caused him to remember death all the time and to express this in his poems. This study analyzes the themes of illness and death in Kağızmanlı Hıfzı’s poems and his attitude towards death.