Bilgi, varlık hakkında söylediğimiz her şeyi, İnsanın düşüncesi vasıtasıyla nesne ile kurduğu ilişkiyi ifade eder. Bilgi felsefesi özne ve nesne arasındaki ilişkiyi doğru olarak tanımlama çabasından ibarettir. Düşünce tarihi, zihin ve nesne arasındaki ilişkinin ortaya konulması tarihi olarak da adlandırılabilir. Düşünce şüphesiz ilk insanla var olmuştur. Ancak insanın bilgi üzerine sistematik düşünmesi çok sonraları gerçekleşmiştir. Tarih kavramı bir çok disiplin için söz konusudur. Savaş tarihi, bilim tarihi olduğu gibi bilgi felsefesinin de tarihi vardır. Batıda ortaya çıkan felsefi düşüncenin başlıca disiplini olan bilgi felsefesinin temel filozoflar üzerinden kısa bir tarihini işlediğimiz bu çalışmada amaç, ana kavramlar üzerinden “bilgi problemlerinin durağanlığı”nı göstermektir. Bilgi kavramından ne anlaşıldığı, bilginin hangi kavramlar üzerinden tartışıldığı, bilginin kaynakları ve kesin bilginin nasıl elde edilmesi gerektiği konusunda filozofların görüşleri kısaca ele alınacaktır.
Knowledge refers to everything on entity. Knowledge is the expression of human's connection with object by the way of thinking. Epistemology is made up of an attempt of identifying the relationship between object and subject. The history of thought could be named as history of presenting the relationship between subject and object. Undoubtedly, there has been thought since the existence of first person. However, thinking on knowledge systematically had occured after a long time. The concept of history is a matter of several disciplines. As there is the history of war, history of science, there is history of epistemology as well. The aim of this essay, which is concerning a short history of epistemology, is to demonstrate “the stableness of knowledge problems” by using basic concepts. The meaning of the concept of knowledge, how knowledge is discussed, the sources of knowledge and the ways of gaining certain knowledge are determined as the main problematics of this study.