Bauhaus Okulu’nun temel felsefesi mimarlığın ana sanat olduğu ve tüm sanatların mimarlığın çatısı altında birleştiğidir. Bütüncül tasarım olarak isimlendirilen ve mimarın binadan eşyaya her şeyi tasarlaması gerektiği anlayışının tüm dünyayı etkilediği dönemde Türkiye’de Eldem tasarımları Cumhuriyet Dönemi mimarlık tarihine adını yazdırmaya başlamıştır. Cumhuriyet dönemi Türkiye’sinin önemli mimarlarından biri olan Eldem, modern mimari ve İkinci Ulusal Mimarlık kapsamında eserler vermiştir. Bu çalışmada, Budapeşte Fuarı Türk Pavyonu, Yalova Termal Oteli, Taşlık ve Çamlıca Kahveleri, İstanbul Hilton Oteli ve Türk Lokantası, Pakistan ve Hindistan Büyükelçilik binaları ve konutları, Hollanda Büyükelçilik konutu gibi çok sayıda önemli eserler veren Eldem’in eserlerinden seçilen örneklerin dönemin bütüncül tasarım anlayışı kapsamında değerlendirilmeleri yapılarak, yapılan analiz sonucunda çağın dünya mimarisine etkide bulunan bütüncül tasarım anlayışının Eldem’in eserlerindeki etkisinin Türk mimarisine etkileri ve özellikle iç mimariye katkıları ile bağdaştırılarak ortaya konulması amaçlanmıştır.
The basic philosophy of the Bauhaus school is that architecture is the main art and all arts are united under the roof of architecture. In the period when the concept, which is called integrated design, according to which the architect must design everything from buildings to furnishing, influenced the whole world, the designs of Eldem in Turkey began to have his name written in the history of the architecture in the Republican Period. Eldem, one of the most important architects of Turkey in the Republican Period, created works within the scope of modern architecture and the Second National Architecture. In this study, the evaluations of examples selected from the works of Eldem, who created a great number of important works such as Budapest Fair Turkish Pavilion, Yalova Thermal Hotel, Taşlık and Çamlıca Coffeehouses, Istanbul Hilton Hotel, and Turkish Restaurant, buildings and housings of the Embassy of Pakistan and India, and housing of the Embassy of the Netherlands, were made within the scope of the integrated design understanding of the period and it was aimed as a result of the analysis to reveal the effect of the integrated design concept, which influenced the world architecture of that age, on the works of Eldem by associating with its effects on the Turkish architecture and especially with its contributions to the interior architecture.