Bireylerin beslenmesinde su ürünlerinin ayrı bir yeri vardır. Protein ihtiyacının karşılanmasında son derece önemli olan su ürünleri kaynakları, Türkiye’nin ekonomik potansiyeli kapsamında ekonomik birimler açısından katma değer yaratan önemli bir gelir kaynağı konumundadır. Bu çalışmada, Adıyaman ve ilçelerinde (Kâhta, Besni, Gölbaşı) üreticiler ile tüketiciler arasında aracı konumunda olan perakende balık satış yerlerinde çalışanların sosyo-ekonomik verileri araştırılmış, sektörde çalışanların sorunlarının tanımlanması ve beklentilerinin belirlenmesi amaçlanmıştır. Bu amaçla çalışma sürecinde toplamda 15 tane balık satış yerinde, % 50’si ilkokul, % 20’si ortaokul, % 20’si lise ve % 10’u üniversite mezunu olan, toplam 20 kişiyle yüz yüze görüşme sağlanarak 23 adet soruyu içeren anket uygulanmıştır. Verilerin analizinde tanımlayıcı istatistik yöntemler kullanılmıştır. Araştırmada ankete katılanların % 55’inin ya işyerinin sahibi ya da ortağı durumda olan çalışan olduğu tespit edilmiştir. Araştırma sonunda, Adıyaman ili ve ilçelerinde perakende balık satış faaliyetinin sezonluk bir iş kolu olduğu, çalışanların % 50’sinin işinden memnun olmadığı ayrıca, sektörde çalışanların hafta sonu da dâhil olmak üzere günde ortalama 10-12 saat süreyle çalıştığı belirlenmiştir. Bunun yanında Adıyaman’daki balık satış işletmelerinde çalışanların sosyo-ekonomik düzeylerinin yetersiz olduğu belirlenmiştir. Sektörün gıda güvenliği ve gıda güvencesi kapsamında kaliteli ürün ve hizmet sunabilmesi yönünden çalışanların uygun iş ortamı ve standartlarının oluşturulmasının bir zorunluluk olduğu ortaya çıkmıştır.
Fisheries have a special place in the diet of individuals. Fisheries resources, which are extremely important in meeting protein needs, are an important source of income that creates added value for economic units within the scope of Turkey's economic potential. In this study, the socio-economic data of the employees in the retail fish stores that act as an intermediary between the producers and the consumers in Adıyaman and its districts (Kâhta, Besni, Gölbaşı) have been investigated, and it has been aimed to define the problems of the employees in the sector and to determine their expectations. For this purpose, face-to-face interviews were conducted with a total of 20 people, 50% of whom were primary school graduate, 20% secondary school graduate, 20% high school graduates and 10% university graduate, in 15 fish sales outlets during the study period, and a questionnaire containing 23 questions was applied. Descriptive statistical methods have been used in the analysis of the data. In the research, it was determined that 55% of the respondents were either the owner or the partner of the workplace. At the end of the research, it was determined that the retail fish sales business in Adıyaman province and in its districts is a seasonal business and 50% of the employees are not satisfied with their jobs. It has been determined that the employees in the sector work for an average of 10-12 hours a day, including weekends. In addition, it has been determined that the socio-economic levels of the employees in the fish sales enterprises in Adıyaman are insufficient. It has been revealed that it is a necessity to create suitable work environment and standards for the employees in terms of providing quality products and services within the scope of food safety and food security.