Bu makale, Roma Dönemi’nde Anadolu’da dinsel senkretizm ve kültürel iletişimi inceleyerek, bölgedeki dinî etkileşimlerin çok katmanlı yapısını ele almaktadır. Roma Paganizminin Anadolu üzerindeki etkileri, yerel inançlarla karşılıklı etkileşim sürecinde nasıl şekillendiği üzerinden değerlendirilmektedir. Özellikle Kybele ve Apollon gibi Anadolu kökenli kültlerin Roma panteonu içerisindeki konumu, kehanet merkezlerinin önemi ve Bacchus’un alt sınıflar arasındaki yaygınlığı üzerinden bu dinsel senkretizm analiz edilmektedir. Makalede, Anadolu’daki Yahudi topluluklarının tarihsel gelişimi, sosyal ve ekonomik yaşamı ile Roma yönetimiyle ilişkilerine odaklanmaktadır. Museviliğin Anadolu’daki erken yerleşimi ve Roma yönetimi altında maruz kaldığı zorluklar, dinî hoşgörü politikaları bağlamında ele alınarak, Yahudi topluluklarının kültürel ve sosyal açıdan Roma dünyası ile nasıl bir ilişki içinde olduğu tartışılmaktadır. Çalışmada ayrıca, Hristiyanlığın Anadolu’ya yayılışı ve misyonerlik faaliyetleri detaylı bir şekilde incelenmektedir. Aziz Paulus’un misyonerlik faaliyetleri, Roma Paganizmi ve yerel inançlarla yaşanan etkileşimler, İznik Konsili’nin Anadolu’daki Hristiyanlaşma sürecindeki rolü ve kilise yapılanmasının temelleri, bu bağlamda değerlendirilmektedir. Hristiyanlığın, bölgedeki toplumsal yapıya ve kültürel dinamiklere uzun vadeli etkisi irdelenerek, Roma yönetimi altında gelişen dinsel çeşitlilik perspektifi sunulmaktadır. Sonuç olarak, Roma Dönemi’nde Anadolu’nun dinî yapısı, bir yandan Roma’nın resmî din politikaları doğrultusunda dönüşüme uğrarken, diğer yandan yerel inançların devamlılığı ve farklı dinsel grupların karşılıklı etkileşimi sayesinde kendine özgü bir sentez oluşturmuştur. Bu makale, Anadolu’daki dinsel senkretizmi ve kültürel iletişimi, farklı inanç sistemleri arasındaki ilişkiler bağlamında değerlendirerek, bölgenin dinler tarihi açısından taşıdığı önemi ortaya koymayı amaçlamaktadır.
This article examines religious syncretism and cultural communication in Anatolia during the Roman period, addressing the multi-layered nature of religious interactions in the region. The impact of Roman Paganism on Anatolia is analyzed through the process of mutual interaction with local beliefs. In particular, the status of Anatolian-origin cults such as Cybele and Apollo within the Roman pantheon, the significance of oracle centers, and the widespread veneration of Bacchus among the lower classes are explored as key aspects of this religious syncretism. Another section of the article focuses on the historical development, social and economic life, and relations with Roman administration of Jewish communities in Anatolia. The early settlement of Judaism in the region and the challenges it faced under Roman rule are examined within the context of religious tolerance policies. This discussion sheds light on how Jewish communities engaged with the broader Roman world in both cultural and social terms. Additionally, the study provides a detailed examination of the spread of Christianity in Anatolia and the missionary activities that facilitated its expansion. The missionary efforts of Saint Paul, interactions between Roman Paganism and local beliefs, the role of the Council of Nicaea in the Christianization of Anatolia, and the foundations of ecclesiastical organization are evaluated within this framework. The article further explores the long-term impact of Christianity on the region’s social structure and cultural dynamics, offering a perspective on religious diversity under Roman rule. In conclusion, the religious landscape of Anatolia during the Roman period was shaped both by the transformative influence of official Roman religious policies and by the persistence of local beliefs and interactions among different religious groups. This article aims to highlight the significance of Anatolia in the history of religions by analyzing religious syncretism and cultural communication within the framework of interfaith relations.