Üniversite Öğrencilerinin Örseleyici Çocukluk Yaşantıları ve Bağlanma Stillerinin Borderline Kişilik Özellikleriyle İlişkisi

Author:

Year-Number: 2024-38
Yayımlanma Tarihi: 2024-03-17 17:51:04.0
Language : Türkçe
Konu : Klinik Psikoloji
Number of pages: 336-362
Mendeley EndNote Alıntı Yap

Abstract

Bu araştırmanın amacı Üniversite öğrencilerinin örseleyici çocukluk yaşantılarının ve bağlanma stillerinin borderline kişilik özellikleriyle ile ilişkisinin incelenmesidir. Borderline Kişilik Envanterine göre borderline kişilik özelliklerine sahip bireylerin bağlanma tarzlarını belirlemek, çocukluk çağı olumsuz yaşantılarını ölçmek ve borderline kişilik özellikleri olmayan kişiler ile anlamlı şekilde farklılaşıp farklılaşmadığını incelemek araştırmanın temel problemidir. Bununla birlikte bağlanma stillerinin, Örseleyici çocukluk yaşantıları ve borderline kişilik özellikleri arasındaki aracı etkisine bakılacaktır. Araştırma İstanbul da Üniversite okuyan 18-24 yaş arası 180’i (%44,8) erkek, 222’si (%55,2) kadın toplam 402 öğrenci üzerinde gerçekleştirilmiştir. Araştırma kapsamında “Demografig Bilgi Formu”, “Çocukluk Çağı Olumsuz Yaşantılar Ölçeği (ÇÇOYÇ)”, “Borderline Kişilik Envanteri” ve “İlişki Ölçekleri Anketi” kullanılmıştır. İstatiksel analizler SPSS 25 programına aktarılmış ve elde edilen verilere dönük analizde. “Pearson Korelasyon analizi”, “ANOVA”, “bağımsız örneklemler T Testi” yapılmıştır. Aracı rol analizi için PROCESS 3.5 Makrosu kullanılmıştır. Yapılan çalışmada Çocukluk çağı olumsuz yaşantılarının borderline kişilik bozukluğu oluşturma açısından anlamlı ve pozitif düzeyde ilişkisi bulunmuştur. Aynı şekilde bağlanma tarzlarının çocukluk çağı olumsuz yaşantıları ile borderline kişilik bozukluğu arasındaki kısmi aracı rolü saptanmıştır. Örseleyici çocukluk yaşantıları yetişkinlik dönemlerinde psikopatolojilere neden olabileceğinden, örseleyici yaşam öyküsü bulunan çocukların uzman bir kişi tarafından desteklenerek becerilerinin ve yetkinliklerinin geliştirilmesi ve örseleyici çocukluk yaşantılarını önlemeye yönelik çalışmalar önemlidir. Bu sebeple ailelerin ve kurumların bu konuda bilinçlendirilmesi ve farkındalığın artırılması gerekmektedir.

Keywords

Abstract

The aim of this research is to investigate the relationship of traumatic childhood experiences and attachment styles of university students with borderline personality traits. According to the Borderline Personality Inventory, determining the attachment styles of individuals with borderline personality traits, measuring their negative childhood experiences, and examining whether they differ significantly with people without borderline personality traits is the main problem of the research. However, the mediating effect of attachment styles between traumatic childhood experiences and borderline personality traits will be examined. Decision and attachment styles will be examined. The research was carried out on a total of 402 students between the ages of 18 and 24, of whom 180 (44.8%) were male and 222 (55.2%) were female studying at the University in Istanbul. Dec. “Demographic Information Form”, “Childhood Negative Experiences Scale”, “Borderline Personality Inventory” and “Relationship Death Questionnaire” were used within the scope of the research. Statistical analyses were transferred to the SPSS 25 program and the obtained data were analyzed. “Pearson Correlation analysis”, “ANOVA”, "independent samples T-Test" were performed. PROCESS 3.5 Macro-water was used for the intermediary role analysis. In the study, it was found that childhood negative experiences have a significant and positive relationship in terms of creating border-line personality disorder. In the same way, the role of attachment styles as a partial intermediary between childhood negative experiences and borderline personality disorder has been Deciphered. Since traumatic childhood experiences can cause psychopathologies in adulthood, it is important to develop the skills and competencies of children with traumatic life history by being supported by a specialist and to work to prevent traumatic childhood experiences. For this reason, it is necessary to raise awareness and awareness of families and institutions about this issue.

Keywords